İşten Ayrılmada İstifa Sayılmayan Haller Nelerdir ? İstifa Halinde Tazminat Alınabilir mi ? Bu konu pek çok işçi tarafından sorulmaktaİş hayatında işçinin işini bırakması çoğunlukla istifa olarak algılansa da hukuki anlamda gerçekte o eylemin istifa olup olmadığı tartışmalı kalmaktadır. İşçinin işi kendi rızasıyla mı, işverenin baskısı veya aşağıda değineceğimiz nedenlerle mi işi bıraktığı konusu iyi değerlendirilip ona göre işlem yapılmalı, gerekirse iş mahkemesine başvurulmalıdır.
Çoğunlukla işçinin haklı nedenle iş sözleşmesinin feshi, uygulamada işçinin istifası şeklinde yorumlanmakta ve işçi yıllarca çalışarak hak kazandığı kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, tatil ücretleri gibi pek çok işçilik haklarından mahrum kalmaktadır.
Burada uygulamada çok sık rastlanan; gerçekte işçinin işçilik alacaklarına ve tazminata hak kazandığı halde, istifa olarak değerlendirilen; gerçekte işçinin haklı feshi sayılabilecek konulara değineceğiz.
- İşverentarafından işçinin ücreti kanun hükümleri veya sözleşme şartlarına uygun olarak hesap edilmemesi,
- İşverenin işçinin hak ettiği ücretini ödememesi veya geç ödemesi,
- İşçinin fazla mesai yapmasına rağmen, hak ettiği fazla mesai ücretlerinin ödenmemesi,
- Fazla mesai saat ücretlerinin normal çalışma saati ücretinden yüzde elli fazlasıyla ödenmemesi,
- Gerçek maaşının sigortaya eksik bildirilmesi; maaşın bir kısmının elden verilerek sadece sigortaya bildirilen kısmının bankaya yatırılması,
- İşçinin sigorta primlerinin yatırılmaması veya eksik yatırılması,
- Yıllık iznin kullandırılmaması veya ücretli izne ayrıldığı halde izinde olduğu günlere ait ücretin ödenmemesi,
- Resmi tatil sayılan dini ve milli bayramlarda çalıştırıldığı halde, bu çalışmalara karşı ücret verilmemesi,
- Asgari Geçim İndirimi (AGİ) tutarlarının ödenmemesi,
- Yol, yemek ve yakacak yardımı gibi sosyal hakların kaldırılması,
- İşyeri uygulaması haline gelen ikramiyenin kaldırılması,
- İşçinin çalışma koşullarında esaslı ve kabul edilemeyecek değişiklikler yapılması,
- İşçinin yaptığı işin mesleki kariyeri, konumu ve baştan beri yapmış olageldiği iş ile bağdaşmayan başka bir işi yapmasının istenmesi,
- İşçinin işyerindeki konumundan daha düşük bir konuma atanması,
- Askerlik veya evlilik nedeniyle işten ayrılma hallerinde hak edilen kıdem tazminatının verilmemesi,
- İşverenin işçiye mobbing, bezdirme uygulaması, işçiyi istifaya zorlaması,
- Yasanın aradığı tedbirler alınmadığı halde işçinin performans eksikliği olduğunun iddia edilmesi,
- İşyerinin sağlık ve güvenlik koşullarının yetersiz olması ve durumun işçinin sağlığını bozması,
Bu nedenlerin bir veya birkaçının varlığı halinde işçinin haklı fesih nedeni doğar ve işçilik haklarına hak kazanır. Bu nedenlerin varlığına dayanarak işten ayrılma hali, istifa olarak değerlendirilemez. Bu gerekçelerle işten ayrılmanız halinde; işyerine herhangi bir yazılı bildirim yapıldığında “istifa ediyorum” şeklinde değil, “haklı fesih hakkımı kullanarak iş sözleşmemi tek taraflı olarak feshediyorum” şeklinde belirtilmesi gerekir. Bu şekilde bir dilekçe verilmeden ayrılacaksanız, haklı fesih neden veya nedenlerinizin açık ve net bir şekilde belirterek işverene noterden ihtarname göndererek işten ayrılabilirsiniz. Ancak bu ihtarnamelerin hazırlanmasında bir avukattan yardım almanızı tavsiye ederiz. Zira uygulamada matbu ihtarnamelerin gönderildiği bu eksik ve yanlış bilgi içeren ihtarnamelerin pek çok hak kayıplarına neden olduğunu görmekteyiz.
Burada uygulamada sıklıkla rastlanan durumları sınırlı olarak belirtebildik. Her işçi kendi özel durumuna göre bir avukattan yardım alarak durumu netleştirmeli, işten ayrılmadan veya ayrıldıktan sonra kendi özel şartlarına göre herhangi bir hak kaybına uğramamak için alacağı yolu bir uzman aracılığıyla tespit etmelidir.
Av. Mustafa ÇİÇEK / 7 Aralık 2015
Elektronik Posta : avmustafacicek@gmail.com
DANIŞMA VE RANDEVU : 0532 667 51 62
Bir yanıt bırakın